İlmiye
Osmanlı devlet teşkilatında üç ana meslek sınıfı bulunmaktaydı: Seyfiye (askeri zümre), Kalemiye (bürokrat sınıfı), İlmiye.
İlmiye, en genel anlamda klasik İslami ilimler eğitimi veren medreselerden usulüne uygun şekilde ilim tahsil etmiş, hukuk, eğitim, bürokrasi, fetva ve diğer muhtelif hizmetler çerçevesinde yer alan kimselerin oluşturduğu bir meslek sınıfıdır. Bu sınıf içerisinde; Şeyhülislâm, nakibüleşraf, kazasker, kadı, müderris gibi mühim ilim ve hikmet sahibi kimseler bulunmaktadır. Bahsi geçen rütbe ve makamlara erişen kişiler ekseriyetle Türklerden oluşur. Bu meslek grubu yetki ve imtiyazlarını en iyi şekilde koruyan ve belli aşamalardan geçerek güçlenmiş, varlığını uzun yıllar sürdürmeyi başarmıştır.
Osmanlı’nın kuruluşundan İstanbul’un fethedilmesine kadar, belli ilmi gelişmelerin haricinde İlmiye sınıfının kurumsal çatısı oluşmamıştır.
Fetihten 17. yüzyıla kadar, teşekkül eden sağlam bir gelenek ile beraber teşkilatın ana omurgası kurulmuş, kendine has nizamı, eğitim ve yargı alanında belirlenen dereceleri, yetki ve sorumlulukları ortaya konulmuştur.
Zamanla İlmiye sınıfı eğitim ve yargıyı inhisarına almış böylece geniş bir güç ve etki ağına sahip olmuştur. Zamanla bu güç ve etkisini derece derece yitirmiş fakat yine de Osmanlı’nın çöküşünü ve Cumhuriyet’in kuruluşunu görebilmiştir.
Günümüzde İlmiye sınıfının yerini kısmen Diyanet İşleri Başkanlığı aldı diyebiliriz. Yargıya ve milli eğitim sistemine müdahil olmamakla beraber İlmiye sınıfının ifa etmiş olduğu pek çok hizmeti bugün üstlenmiş bulunmaktadır. Sadece Diyanet İşleri Başkanlığı değil, bu işe gönül vermiş pek çok vakıf, STK ve hayır kuruluşu İlmiye sınıfının taşıdığı misyonu, taşımak ve yaşatmak maksadıyla çalışmalarına devam etmektedir.
Bizler de Darulilim İslami İlimler Merkezi, İlim ve Hikmet Okulu, İlim Dergisi, E-medrese, İlmiyat ve İslami İlimler Kütüphanesi’nin çatı kurumu olan İlmiye Vakfı olarak İlmiye sınıfının kalkmasıyla oluşan açığı doldurmak, gerçekleştirmek istediği vizyona hizmet etmek ve bu köklü geleneği tekrar canlandırmak adına bu işe gönül vermiş bulunmaktayız.
Rabbimiz bu kutlu davanın peşinde bizlere hayırlı muvaffakıyetler lütfetsin.